- karalama
- 1) гл. имя от karalamak2) упражне́ние по чистописа́нию3) чернова́я за́пись4) перен. клевета́, нагово́р, поклёп
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
karalama — is. 1) Karalamak işi 2) El alıştırmak için çok tekrarlanarak yazılan yazı 3) Üstünde düzeltmeler yapılan, temize çekilmemiş yazı taslağı, müsvedde İlk şiirim olan bir türkü güftesini, Üsküp türkülerinde gördüğüm vezinle karalamaya başladım. Y. K … Çağatay Osmanlı Sözlük
karalama defteri — is. Karalamaların yapıldığı defter, müsvedde defteri … Çağatay Osmanlı Sözlük
defter — is., Ar. defter Genellikle hafif bir kapak içerisinde, yazı yazmak için bir araya tutturulmuş kâğıt yaprakları Nikâh memurunun masasında, biraz sonra imzalayacakları defter vardı. S. Derviş Birleşik Sözler defter emini defterhane defterihakani… … Çağatay Osmanlı Sözlük
karalanmak — nsz 1) Karalama işi yapılmak 2) Kara duruma gelmek 3) mec. Leke sürülmek, kötülük yüklenmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
karalatmak — i Karalama işini yaptırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
karalayış — is. Karalama işi veya biçimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
müsvedde — is., Ar. musvedde 1) Yazı taslağı, karalama 2) Bir şeyin kötü benzeri Anne değil ki anne müsveddesi. Birleşik Sözler müsvedde defteri insan müsveddesi … Çağatay Osmanlı Sözlük
müsvedde defteri — is. Karalama defteri … Çağatay Osmanlı Sözlük
müsveddelik kâğıt — is., dı Karalama için kullanılan kâğıt … Çağatay Osmanlı Sözlük
tesvit — is., di, esk., Ar. tesvīd Karalama, müsvedde yapma … Çağatay Osmanlı Sözlük
sevâd — (A.) [ داﻮﺱ ] 1. karalık. 2. karalama, yazma … Osmanli Türkçesİ sözlüğü